Üniversite yıllarından itibaren iş görüşmelerine başlıyoruz.
Yıllardır iş görüşmeleri yapanlar bilirler. İş görüşmeleri ruhsuzdur.
Karşınızdaki kişilerin ruhu içlerine kaçmış gibidir.
Sıkıcıdır. Gergindir. Neşe yoktur. Heyecan yoktur.
Üstelik, sizin heyecanınız varsa, heyecan da amatörlük olarak “algılanır”.
O yüzden, şansınız yağver giderse diplomatik nezaketle sanki işi size vereceklermiş gibi uğurlanırsınız, şansınız yoksa, midenize kramplar girer ve o görüşmeden çıkarsınız.
İş görüşmeleri ruhsuzdur, çünkü vizyondan bahsedemezsiniz. Bahsetseniz de karşınızdakinin ilgisi orada değildir.
Bu hep böyledir. %99.
Şanslıysanız, %1 oranında daha iyi bir görüşme yaşarsınız.
Şirketler tutturmuş bir test diye. Sürekli teste girersiniz. Test sonuçları onlara sizin hakkınızda bilgi verecektir. Ona inanırlar.
Yüz yüze görüşme ise zaten karşınızdaki kişinin sizin hakkınızdaki subjektif görüşlerinden ibarettir.
Çoğu aday karşısında görüşme yapan kişiye küfretmemek için kendini zor tutar.
Söyleyemezsiniz daha önce mobbinge uğradığınız için işi bıraktığınızı. Korkutup işi vermezler diye çekinirsiniz.
Sürekli ufak tefek beyaz yalanlar atarsınız, atmak zorunda bırakılırsınız.
Oysa şirketler adaylara sürekli ufak tefek beyaz yalanlar atarak işe alım yaparlar.
Mesela, çoğu bir önceki şirketteki tanıdıklarını arayıp, ne kadar maaş aldığınızı soruyor. Etik mi yaptıkları?
Yoo. Ama yapıyorlar.
Sonra biz “amaç odaklı bir şirketiz” ve üstelik “işveren markası” çalışmalarımız var diyorlar.
Bakıyorsunuz, hemen hemen hepsi mutlu şirket olmak çabasına girmiş.
Mutluluk ödülleri almanın da peşimndeler.
Emin misiniz diye sorasınız gelir iş görüşmelerinde.
Çünkü bu kadar sıkıcı ve ruhsuz iş görüşmeleriyle mutlu şirket ödülü almış olamazsınız diye düşünürsünüz.
Robotlar daha iyi iş mi yapacak?
Yoo.
Ama en azından karşınızda bir robot olduğundan belki daha saygıya değer bir görüşme olabilir. Robottan ruhu olan bir iş görüşme beklenebilir mi pek emin değilim. Sonuçta algoritmayı yazacak kişinin ruh haline bakar bu iş kanımca:)
Çoğu insan, sadece iş kapmak için çabalıyor ülkemizde.
Yetenek avcılığı mı?
Ruhu donmuş, sıkıcı, vizyonsuz bir yetenekliye hiç rastlamadım.
İş görüşmesinden itibaren ruhunu gerdiğiniz insanları daha sonra mutlu çalışanlar haline mi getiriyorsunuz?
Kafası karışık insanlar, hiç bir şeye çözüm getiremezler.
İşe aldığınız insanlar, şirketlerinizi çok sevdiği için, onları çok heyecanlandırdığınız için mi iş teklifinizi kabul ettiler dersiniz?
Ruhsuz insan, mutlu ve heyecanlı insanı işe çekmeye çekinir.
Onlar birer tehdit, birer sorundur. Birazda kıskançlık girer işin içine.
Önce gergin ruhunuzu düzeltmeniz, sonra insanları işe alma görüşmesi yapmanız gerekir.
Ruh nasıl düzelir?
İş görüşmelerinin ruhsuzluğu ne anlama gelir?
Kurum kültürünüzün çürümüş olması anlamına gelir. Kültürü değiştirmek için de sizin gibi olmayanları işe almalısınız: yani kurum kültürünüze uymayanları.
Yapabilir misiniz?
2 Comments
Mehmet Ortaç
Yeni nesil özellikle felaket. Ruhsuzluğun yanı sıra inanılmaz bir kendini beğenmişlik ve umursamazlık var. Ben zaten iş bulurum havaları.
ASLI
Merhaba Fatmanur Hanım,
Size bu blogunuzda yazdığınız yazılara istinaden yazıyorum 🙂
Şaka bir yana, en son 2023 yılında bir post paylaşmışsınız. Artık bu blogunuzda yazmaya devam etmiyor musunuz ?
Ben kendi adıma yazılarınızı keyifle okuduğumu ve yazılarınızdan çok da faydalandığımı söylemek isterim.
Yazılarınıza devam etmeniz temennisi ile,
bilgilerinize arz ederim 🙂
Sevgiler.