kariyeryolculugu.com. Televizyon programları Yetenekleri arayan programlara sıkça yer verir oldu. Iş dünyası Yetenek avı peşinde koşturup durur oldu. Insan Kaynakları uzmanları ve yöneticiler, konferanslarda, demeçlerde hep aynı lafları söyler oldu- bazen kırılmış plak hesabı…
Insanların kafası karışık. Herkes “en” yetenekli olanı arıyor. Bir insanda aradığımız herşey olsun deniyor. Donanımlı olsun isteniyor. Herseyi yapabilsin… Aynı bir bilgisayar gibi: gerektiğinde tasarlasın, gerektiğinde çarpsın bölsün, gerektiğinde kitap yazsın, gerektiğinde dans etsin, şarkıda söylerse fena olmaz tabii.
Zaman bilgili olmak zamanı. Her telden çalabilmek zamanı. Hatta kısaca biraz “entel” olmak zamanı…
Onemli bir nokta var ki, yetenek dediğiniz şey, zamanla sizi yetenekli yapıyor. Doğuştan da yetenekli olsanız, yeteneği sonradan da kazansanız, bir alanda ben uzmanım diyebilmek için sadece zamana, yani o konu hakkında yılları ve alın terini devirmeye ihtiyacınız var. Yeteneği ortaya çıkartan, üzerinde ne kadar yoğunlaştığınız ve fırsatları ne derece değerlendirdiğinizdir. Her bir yetenek için benzer zamanı verebilmek demek, çok ama çok çalışmak demektir.
Benim favori bir liderim var, yakından bildiğiniz, Steve Jobs. Jobs, mükemmelliyetçi yapısı, memnuniyetsizliği, çıtayı sürekli yukarıda tutmak çabasıyla insanları bunaltması ile bilinir. Iyi yanlarını zaten biliyorsunuz. Jobs’ın bir dolu yeteneği var ama onu öne çıkartan, gönülden tutkuyla bağlı olduğu tasarım aşkı. Tasarımı, kullanıcı deneyimi ile birleştirebilme yeteneği ile öne çıkıyor Jobs. Farklı yeteneklerini farklı zamanlarda ve yerlerde, yeri geldiğinde kullanıyor, ama Jobs dediğinizde Apple’ı yaratması ve baştan yaratması akıllara kazınmış durumda. John Sculley’nin Jobs ile ilgili bu röportajını mutlaka okumanızı öneririm. Burada yetenek adına çok önemli ipuçları bulacaksınız.
Günümüzde nedense yetenek denince hep “teknoloji, sanat, müzik, pazarlama, satış, finans” gibi konular akla geliyor. Yetenek sadece bu düzlem üzerinde şekilleniyor. Sonra da kişilik tesleri yapılarak, adayların kişiliklerinin işe uygun olup olmadığı “güya” tespit ediliyor. Ya etik ve sorumluluk iş dünyamızda ne derece aranan nitelikler arasında yer alıyor?
Hepimiz kendimize dönüp bir bakalım.
Kişilik testi yaptırmak, bir araç ve bir iş yapıyorum demenin göstergesi günümüzde. Hangi yönetici, kurumunu sorguluyor bu uygulama ne kadar etik ve sorumlu şirket anlayışı içerisinde ele alınıyor diye? Kaçımız 20 yıl öncesinin eskimiş tekniklerini aşmış ve modern, çağdaş uygulamalarla düşünüp, davranıp bu yönde hareket edebiliyoruz?
Bir çok üniversiteli, günümüzün popüler mesleklerinden olan reklam ve pazarlama aşkı ile iş hayatına atılıyor. Tonlarca pazarlama blogu yazılıyor, hepsi birbirinden muhteşem fikirlerle dolu. Sirketler tonlarca bütçeler harcıyor bir ürün müşteriyi çeksin diye. Kaçımız yaptığımız işte toplumsal ve bireysel sorumluluklarımızı göz önünde tutuyoruz? Kaçımız kar ve pazar payı uğruna hareket ederken yönetimleri etik ve sorumluluk sahibi iş anlayışları üzerine yönlendirmeyi bir sorumluluk sayıyor, bu konuda çaba sarfediyoruz? Kaçımız kariyerimizde yükselmek pahasına, etik olmasa da yükselmek uğruna harekete devam etmekten vazgeçmiyoruz? Küresel ısınmayı önlemenin, sadece elektirikleri az yakmaktan ibaret olmadığını, projelere sponsor olmakla işin bitmediğini, konuyu yüzeyden değil, kökünden düşünerek ele almanın önemini ne derece düşünüyor, benimsiyor ve bu bağlamda hareket ediyoruz?
Yeteneklerinizi geliştirin. Zaman bilgi zamanı. Herşeyden anlamak zamanı. Sürekli gelişiyor, öğreniyor, ilerliyor olmak zamanı. Zaman, keşfetme zamanı. Hayatı, kendimizi ve dünyayı keşif sırasında, yaptıklarımız ne kadar etik, ne kadar sorumlu diye de düşünmek zamanı. Yeteneğimizi kullanırken iki kere düşünelim; ticaretimizi etik bir anlayışla, reklamımızı sorumlu bakış açısıyla, yönetimimizi “insan” olduğumuzu hatırlayan ve en önemlisi birbirimizden hiç de farkımız olmadığını görebilen bir bilinçle değerlendirerek hareket ediyormuyuz diye.
Yetenek, ancak etik değerler ve sorumlu davranışla birleştiğinde dünyaya hayat, tutkularımıza bereket katar.