Dün FM 95.6’da netGece programında Burak sordu: “Artık herkes kısa kısa blog yazıları yazıyor. Senin sitene baktığımda yazıların uzun. Neden?”
Benden önce yayına Gülten Dayıoğlu girmişti. Ilkokuldayken okuduğum kitaplar arasında bir tanesi vardı ki iki günde bitirmiş ve ardından “aa, bu kitap ne kadar güzeldi. Niye bitti?” diye iç geçirmiştim. O an zihnime kazındı. Kitap bitince kapağına tekrar baktım ve yazarının ismini yüksek sesle okuduğumu hatırlıyorum: Gülten Dayıoğlu.
Başarılı bir roman, zamanın nasıl geçtiğini unutturan ve satırlarında süzülürken sizde hipnoz etkisi yaratandır. Okutturan bir blog yazısı da aynı buna benzer…
Okutan bir blog yazarı olmak için size 3 ipucu:
1. Blog yazılarının uzunluğu hedefinizin ne olduğuyla ilgilidir.
Kurallar yıkılmak içindir felsefesini seviyorum, ruhum hafif asi olduğu içindir belki. Ama bakın, ruhunuzda biraz kıvılcım olmasının faydası çok, çünkü sizi harekete geçiriyor. Böylece kısa mı yoksa uzun mu yazı yazmanız gerektiğinin kararı size kalıyor.
Son birkaç yıldır trend kısa yazmakta. Twitter’in 140 karakter dünyasında herkesin kısa yazması şartmış gibi lanse ediliyor. Oysa, twitter çıktığı zaman herkes 140 karakter yazmanın ne kadar zor olduğundan bahsediyordu. Birileri bilinen kuralları yıktı, birileri de ayak uydurdu.
Kısa yazmak, uzun yazmaktan daha zordur. Çünkü düşüncelerinizi net ifade edebilme yeteneği gerektirir. CV’lerini 4 sayfa yazanların iş görüşmesi kapamamasının bir sebebi budur. 1-2 sayfada net bilgi vermek, gereksiz bilgiyi atabilmeyi gerektirir.
Uzun yazmak da zordur, çünkü sıkmadan okutturabilmek demektir. Bu yüzden ilginç bir açı yakalamak durumunda kalırsınız. Yakalayamazsanız, herkesin belki de zaten bildiği şeyleri aynı kelimelerle söyleyerek sıradanlaşırsınız.
Yazıların uzunluğu neyi hedeflediğinizle ilgilidir. Eğer Fashion TV ya da Cosmopolitan taraƒından farkedilmek istiyorsanız, kısa metin ve fotoğraf ağırlıklı bir blog daha etkili olabilir. Iş dergileri ve gazeteler tarafından farkedilmek istiyorsanız, uzun makaleler daha etkili olabilir. Kısacası, okur kitlenizin kim olduğunu ve kime hitap etmek istediğinizi iyi bilmeniz gerekir. Herkese herşey olmaya çabalamak havada pedal çevirmeye benzer.
2-Yazılar sizden birşeyler verdiğinde anlamlıdır.
Iş dünyasında yükseldikçe heyecanlar azalır. Şirket ortamlarında yükselmenin en acı tarafının bu olduğunu düşünüyorum. Heyecanını gösterirsen, fazla kaale alınmazsın, henüz çömez gibi algılanırsın. Bense tutkulu bir insanım ve hayata heyecanım yüksektir. İşın sırrı, heyecanınızı ne zaman kullanmayı ve nasıl kullanmayı bir şekilde kestirebilmenizde yatar.
Hürriyet okurları bana soruyor: “İş görüşmelerinde dürüst cevap veriyorum işe yaramıyor. Neden?”
Dürüst olucam diye size sorulan herşeyi en yalın haliyle söylemek kendin olmak değildir. Bilgiyi nerede ne zaman nasıl filtrelemeniz gerektiğini öğrenmeniz iş görüşmelerinizde mülakatı yönetmenize imkan verir. Aynı heyecanınızı zaman zaman dizginlemeyi öğrenmek gibi…
Blog yazıları da aynı dengeyi seviyor. Içine sizden fikirler ve size has duygu, tarz ve düşünceler girdiğinde yazılar samimi olur. Kuru bilgi zaten her yerde var. Örneğin, burada özgürlük üzerine vermek istediğim mesajı nasıl kurguladığıma bir göz atın.
3. Havada kalmayan yazılar ikna eder.
Yazıları belli bir mantığa oturtmak gerekiyor. Mesela mutlaka kısa yazılar yazmak zorundasınız önermesini savunuyorsanız, nedenini de göstermenizde fayda var. Sonuçta yazılar bir şekilde ikna etmek durumunda. Havada kalmayan yazı yazabilmek için yazım stilini beğendiğiniz yazarların yazılarını inceleyin derim. Örneğin çocuklara yönelik yazılar yazıyorsanız, Gülten Dayıoğlu ile başlayabilirsiniz!
9 Comments
Teoman Arslan
Harika bir yazı Fatmanur, bir sonrakini okumaya can atıyorum gerçekten, o yüzden yorumu kısa tutuyorum (;
Volkan
Güzel ve yararlı bir yazı olmuş.
Samet Can
iyi
Hasan Yüksektepe
Blog konusu bulmak her blogcunun bir derdi. Bu dertten kurtulmak için güzel bir yazı yazmışsınız. Ben de bu sorunu düşünerek bir internet projesi yaptım şuan beta sürümünde ama ileride çok güzel şeyler çıkartacağını düşünüyorum.
http://www.blogkonusu.com/nedir
sistemin mantığı çok basit site üzerinden nasıl çalıştığını okuyabilirsiniz.
Fatmanur Erdogan
Guzel bir fikir olmus;))
Oğulcan
Ben de genc ve yeni bir blog yazariyim tavsiyeleriniz faydali olacaktir eminim emeginize saglik umarim bloguma goz atmak isteyen olur. http://oginintarifleri.blogspot.com.tr/
Genç
http://herseeydenbiraz.blogspot.com.tr/
Özlem
Ben bunlara dikkat ettiğim halde acaba neden hala bir tane bile takipçim yok ve tıklanma sayım düşük
Özlem
Ben bunlara dikkat ettiğim halde acaba neden hala bir tane bile takipçim yok ve tıklanma sayım düşük